Suyun yüzeyini çağıran bir "yüz", gemicinin denizle kişisel bir ilişkisi olduğunu gösterir. Tıpkı bir kişinin yüzlerine bakarak duygularını anlatabileceğimiz gibi, denizci de denizin ruh halini ona bakarak okuyabilir.
Gelgit, denizcilere seslendiğinde kişileştirilir. Bu, denizin kendi zihnine ve duygulara sahip olduğu fikrini güçlendirir. Aynı zamanda, denizcinin denizcinin üzerinde bulunduğu bir tür hipnotik güç önermektedir. Belli bir derecede, denizci neredeyse denize girmeye zorlandığını hissediyor.
Rüzgar, deniz gibi, bu şiirde canlanır. Şarkı söylendiği zaman da kişileştirilir. "Şarkı" sözcüğü, gemicinin denizle ilgili olumlu deneyimini vurgulayan, güzel ve melodik bir ses ortaya koyuyor.